Çok güzel ve anlamlı bir söz okudum gece vakti. Söz “Annemi kendim seçsem yine seni seçerdim” Anneler Günü nedeniyle paylaşılan bu sözü okuyunca beynimden vurulmuşa döndüm.   Sözü paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ydı. Evet, benim de böyle bir tercih hakkım olsaydı, yine annemi seçerdim ben anne olarak.   Biliyorum ki neredeyse herkes aynı cevabı verir. Ama benim için biraz daha farklı. Sağlık sebeplerinden dolayı bebekliğimden itibaren dezavantajlı bir hayatım bir hayatım olmasına rağmen annem bana hiç hasta gözüyle bakmadı.   Hep diğer çocuklarla eşit gördü. Benim kendi kendime yetebilmem için hep bana ‘sen yaparsın, yapacaksın’ dedi. Çocukluğumdan itibaren annem de babamda, evde alınacak her kararda fikrimi sordu. Daha da önemlisi uygulandı.   Hiçbir zaman ‘yapamazsın’ kelimesi söylenmedi. Tam tersine ‘yaparsın’ oldu. Çamurda, yağmurda, toprakta her çocuk gibi bir ömrüm oldu. Bunları detaylandırmaya kalksam uzar da uzar.   Ben bugün tüm sağlık sorunlarıma rağmen bugün kendine güvenen, hiçbir zorluk karşısında yılmayan ve zorlukların üzerine giden bir yapıdaysam bunu anneme borçluyum. Bu yazdıklarımı bugünün şartlarıyla değerlendirmeyin, 1970’lerin Türkiye’si ve okula gidemeyen ve okuma yazmayı sonradan öğrenen bir anneden bahsediyorum. Ama tüm bunlara rağmen inanılmaz öngörü sahibi ve azimli bir kadındı annem.   Değer yargılarını, paylaşmayı, yardımlaşmayı, saygıyı ve edebi ben ilk önce evimde anne ve babamdan öğrendim. Eğer okula gidene kadar evde gerekli altyapıyı alamazsanız okulda aldığınız eğitim yarım ve eksik kalır. Okulda sadece okuma yazma ve matematik öğrenir çıkarsınız. İnsanı hayata hazırlayan en önemli kurum ailedir. Bireyleri ailesinden soyutladığınız anda çaresiz ve savunmasız insanlar karşınıza çıkar. Ve bu insanların hiçbir şeyle savaşacak gücü olmaz. Hele günümüz dünyasında sosyal medyası, internet, dijital medyası ve sapkın akımları karşısında ailesinden gerekli gücü ve desteği almayan gençler çok kolay bir şekilde bu yapılara kapılabiliyor.   Ama bugün bakıyorum anne ve babalara, tüm gelişmelere rağmen çocuklarını cam fanusta büyüten, onları her şeyden korumaya çalışan ebeveynler çıkıyor karşımıza. Oysa insan çocukken öğrenir düşmeyi, yaralanmayı ve yaralarını sarmayı.   Çocuklara yardımlaşmayı ve paylaşmayı öğretmek lazım. Hayatın ben merkezli olmadığını ‘biz’lerin de olduğunu ve tek başına yaşanmayacağını öğretmeliyiz. Bunun içinde ailelere çok önemli görevler düşüyor. Anneler Günü Kutlu olsun.   TÜRKİYE SEÇİYOR Son olarak bugün tarihi bir seçime gidiyoruz. Hem Cumhurbaşkanı hem milletvekili seçeceğiz. Ben bu seçimin memleketimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sağduyulu bir seçim geçiririz diye düşünüyorum.