HASTA BABASINI YOLA KADAR SIRTINDA TAŞIYOR!

Gülyalı’da yaşayan kanser hastası Hasan Çakmak’ın evine yolu olmadığı için ana yolda ambulansa kadar çocuklarının ve komşularının yardımıyla taşınıyor.

Ordu’nun Gülyalı ilçesine bağlı Gülistan Mahallesi Eminoğlu mevkiinde akciğer kanseri olan 85 yaşındaki Hasan Çakmak’ın evine gidecek yolun olmaması nedeniyle tedavisinde zorluk yaşanıyor. Ana yoldan 150 metre uzakta olan altı ev yıllardır yollarının olmadığını söylerken, hastaları olunca artık dayanacak güçleri kalmadığını söylüyor. Mahalleli eşyalarını ve yüklerini ise at sırtında taşıyor.  Gülyalı Belediyesi tarafından açılacağı söylenen 150 metre mesafede yolun geçeceği yerin sahibi heyelan tehlikesine karşı 30 metrelik duvar talebi nedeniyle yolun yapımı gerçekleşmiyor. Aile bu konuda Valilik, Büyükşehir, kaymakamlık ve ilçe belediyesine talepte bulunduklarını ama şuana kadar sonuç alamadıklarını söylüyor.  Hasan Çakmak’ın oğlu Mustafa Çakmak, “Ben eve samanımızı dahi sırtımda taşıyorum. Babam hasta, evde can çekişiyor ambülans eve gelemiyor. Hastalanınca kahveden adam topluyoruz ambülansa kadar 150 metre sedyeyle taşıyoruz. Eve 150 metre mesafede yere yol açılamıyor. Yer sahibi perde duvar istiyor. Sıkıntımızı Kaymakamlığa, Valiliğe, Belediyeye ilettik.  Cimer’e yazdık ama bir çare bulamadık.” Hasan Çakmak’ın kendisi de kanser olan kızı Saadet Çakmak, “Kanser hastasıyım. Aldığım kumanyamı eve getiremiyorum. Odunumu kömürümü getiremiyorum. Doktora gidip gelemiyorum. Hastamız olunca gecenin saat 3’ünde 4’ünde milleti yatağından kaldırıp babamı yola taşıyoruz. Gülyalı Belediye Başkanı, seçimden önce “kazanırsam senin yolunu 6 ay içinde açacağım” diye babama söz verdi. O günden buyana bekliyoruz. Ne muhtara, ne belediye bize bir derdiniz var diye sormuyor. Kardeşim valiliğe gitti, valilik belediyeye yazı yazdı ama sonuç yok.” Hasan Çakmak’ın kız kardeşi Ümmühan Cebeci de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek, “Cumhurbaşkanımız denizin ortasına havaalanı yaptı, denizleri doldurdu. Benim bu abim 150 metre yol bir perde duvar yüzünden açılamıyor. Biz 2023 yılındayız. Benim abim burada seferberlik mi yaşıyor. Buradan havaalanı 10 dakikalık yol. Deniz doldu havaalanı yapıldı. Benim abime burada bir arabalık yol yapılamıyor. Biz hangi asırda yaşıyoruz” Hasan Çakmak’ın diğer oğlu ise, bildik bileli yol sorunları olduğunu söyleyerek, “Ev yaparken, tüm malzemeleri, sırtımızda veya atlarla taşıyoruz. Valiliğe gittim. Vali Tuncay Sonel, bana söz verdi. Gülyalı Belediyesi’ne tüm masraflarının valilik tarafından karşılanacağı şeklinde yazı yazdı. Defalarca belediyeye yazdık, muhtar zaten yok gibi. Muhtar sadece oturuyor, maaşını alıyor. Yıllardır böyle. Bizimle beraber 6 hanenin daha yolu yok. Biz biraz daha yukarıda olduğumuz için daha çok sorun yaşıyoruz. Ama hepimiz fındığımızı patoza vermek için yolun kenarına indirmek zorunda. Her  sene böyle. Kendi gücü varsa kendi taşıyor, yoksa ya yevmiyeci tutuyor, yada imeceyle taşıyoruz. Havalimanına 750 metre mesafede bir mahalle burası. 20 kilometre, 30 kilometre yukarılarda bir köy olsa amenna. Ama burası mahalle. Aşağıdaki haneler yolun geçeceği için ister istemez yerlerini korumak için perde duvar istiyor. Buda onların en doğal hakları. Yarın heyelan olacak, bana yol verdikleri için zarar görecekler. bizde bu vebalin altında kalacağız. Yetkili kurumların buraya gelip, ‘Ben perde duvar yapacağım’ dediği anda herkes muvafakatname verecek.” Akciğer kanseri hastası olan 85 yaşındaki Hasan Çakmak’ta, “Benim derdim çok. Hastaneye gidemiyorum, gelemiyorum. Hastaneye gidip gelirken, beni taşırken herkes büyük zorluk çekiyor. Yol olsa biner arabaya giderim, gelince evin kapısında inerim. Benim sesimi duyan yok. Ben 85 yaşındayım. Vatandaşlık görevimi yaptım. Hiç vatan hainliği yapmadım. Çocukları okutmak için sigortalı işlerde çalışamadım. Mecbur zor işlerde çalıştığım için emekli olamadım. Ben 65 yaş üstü maaş alıyordum. 2008 yılında onu da kestiler. O tarihten beri maaşım da yok. Sürekli hastanelerdeyim. Benim istediğim tek şey yol. Tek yapılması gereken 30 metre duvar. Ben 5 senedir zor nefes alıyorum. Sürekli oksijene ihtiyacım oluyor.” Ahmet BAYRAK-ÖZEL HABER