İnsanlık adına şudur duâmız; Doğrular-dürüstler berhüdâr olsun Eşkiyâya yâr olmasın dünyâmız; Ehl-i insaf olan hükümdâr olsun!   Eşkiyâ hâkimdir çok memlekete Dünyâda kâfirler, bölgede çete Neler çektirirler halka, millete Takke düşsün, keller âşikâr olsun!   Kişi, ya saîddir; yâhut ta şakî Şakî ise eşkiyâdır illâki Vatandaş bîzârdır, millet müştekî Böyleleri varsa,  yeri dâr olsun…   Millet ne çektiyse, hep şakîlerden Yalaka ordusu pöstekîlerden Böyleleri hem de gider ilerden Duvara toslasın, rahnedâr olsun!   Batıda, doğuda; her memlekette Eşkiyâ ruhlular vardır elbette Çıkar için, gece-gündüz nöbette Ezerler, yoluna kim çıkar olsun!   Elleri imkânlı, hem de sopalı Canavar oldular yoldan sapalı Halk haklı da olsa, hem çok kafalı Mümkün mü bunlara yan bakar olsun?!   Hak-hukuk tanımaz, yasa takmazlar Feryâda, figâna, yaşa bakmazlar Ne zulümden, ne işgâlden bıkmazlar Ne mümkün az vicdan, biraz âr olsun…   Kesilirler yekten bir Deli Dumrul Karacaya yerleş, ağcaya kurul Kendileri bâlâ, gayrıları kul Sonları tez elden âhuzâr olsun!   Kötüye kullanan çoktur makâmı Haramla artıran mülkü, rakamı Yüzdelik anlaşma, rüşvet hengâmı Dalları kırılsın, bahtı hâr olsun!...   Yeşillere binâ, mâvilere yat Tepeler gökdelen, ovalar yüz kat! Sanki, yükselince yükselir hayât! Umma, hırslarına bir ayar olsun!   Örnekleri çoktur, saymakla bitmez Başa belâdırlar, kovmakla gitmez Ezdikçe ezerler, yine de yetmez; İsterler, tüm dünyâ târümâr olsun…   Ne yerel-ulusal, ne de küresel Olmasın kanlarla gözyaşları sel Yönetenler olsun bir şefkâtli el Ahâlî duâda, niyâzkâr olsun!…   Lâkin, idâreler halkına göre Nasılsa öyledir; böyledir töre Bir çöküşe doğru göz göre göre Gidilmekte; dünyâ haberdâr olsun!...   Çok şükür ülkemiz şanslı bu bapta Eli üstümüzde, gönlü kitapta Hem özünde düzgün hem de hitapta Dünyâda, ukbâda bahtiyâr olsun!...   Recep Tayyip Erdoğan örnek lider Onunla coğrafya zirveye gider Düşmanlar hazımsız, dost gıpta eder İnşâllâh ümmete halâskâr olsun!...   Sevgiler, saygılar; minnet onadır Kâlp coğrafyasında dâvet onadır Bayraklar, sancaklar, râyet onadır İsterler hep önde, böyle vâr olsun…   Kalmayalım biz de duâdan geri Ümmetle berâber açıp elleri Ne zaman yeşerir bahtın gülleri? Yâ Rabb, yurtlarımız hep gülzâr olsun!...   Kurtulsun dünyâmız şu eşkiyâdan Alsın nasîbini nurdan, ziyâdan Vefâ’dan, iffetten; edep, hayâdan Tüm reis-rüesâ hissedâr olsun!...   Nûrânî rahatsız(!), eder hep feryât! Kafayı takmasa; ne güzel hayât! Sabahtan erken kalk, akşamdan da yat Sana ne; ortalık dört duvar olsun?!...   Değil mi ölünce, her yanın duvar?! Fânî dünyâ böyle olmuş, ne çıkar?! Bunlar dedikodu; ateştir, yakar! Zâten, seni kimler, ne takar olsun!...   Susalım öyleyse, peki o zaman; Bu kadarı yeter; anlar anlayan! Hem, bu kadar coşma Nûri Kahraman Tavrında, edânda bir vakar olsun!...   Günâhsız kimse yok; sen, ben, o dâhil Kimi okumuşlar câhilden câhil Ekranlar ortada; dağ, tepe, sâhil İnşâllâh herkesler tevbekâr olsun!..   Yâ Rabb, medet eyle aziz ümmete Şâkîler sarkmasın halka, millete Zarar vermesinler dîne devlete Duâlar inşâllâh kabulkâr olsun!...