Bu tabir bizim Ferhat YÜKSEL Usta’ya âit. Sait İNAN’la Ata Sanâyi esnaf ziyâretleri yapılırken telâffuz edildi. Aynen Sait Bey gibi daha önce Seyit Bey de gelmiş buraya programları gereği. Onun dükkânında, hoşbeşten sonra; “DURUMLAR NEDİR, N’OLUR ÂBİ?” gibisinden bir soru yönelttiğinde; Ferhat Usta, “BİR SEYİT, BİR SA(y)İT!” şeklinde çok yerinde bir değerlendirmede bulunarak en ideâl netîceyi, Ordu ve özellikle Ulubey tarafı için en güzel sonucu formüle etmiş. İnşâllâh olur dedikten sonra, Seyit TORUN’un Ordu’da bir siyâset klâsiği olduğunu hatırlatalım. Hani bir atasözü vardır; “İŞTEN DEĞİL, DİŞTEN ARTAR!” diye. İşte Seyit TORUN bunun siyâset ayağının çok güzel bir örneğidir. Siz ne kadar zengin, birikimli, soylu-soplu da olsanız güler yüzünüz, sıcaklığınız ve de tebessümünüz yoksa -özellikle siyâsette- başarınızı katlayıp fenomen hâline gelemezsiniz. Seyit TORUN’un Ulubey’den Ordu’ya, oradan Ankara’ya ve oradan da CHP’nin merkezine yerleşip oturmasını göz önüne getirdiğinizde ne demek istediğimiz gâyet iyi anlaşılır. Nitekim, Ak Parti seçmeni hâlâ Seyit TORUN örneğini öne sürerek ve baş mesele olarak iktidar vekillerinin uğramadığından, kendilerini muhâtap almadığından şikâyetçi. Hattâ Sait Bey’e, “siz de öyle olmayın!” tenbihâtında bulunuyorlar açık açık. Buna çok şâhit olduk: “Vekilim, seçildikten sonra da gelecek misiniz böyle?” şeklinde kinâyeli sorulara muhatap oldular. ADIYLA SANIYLA; SAİT İNAN... Ancak, kendi gözlemimizi ifâde edelim ki, Sait Bey tam vekillik yapacak birikim, dinamizm ve ilgi özelliğine sâhip. Gerek halk, gerekse dâvâ gönüllüleri, Sait İNAN’ın şahsında siyâsetin sıcaklık ve güzelliğini, muhabbetini yaşayabilecektir diye düşünüyoruz. Yıllarca bir vekil muhabbeti, sıcaklığı ve yakınlığı göremeyen halkımız ve bizler bu noktada gerçek bir heyecan içerisindeyiz. Dolayısıyla Sait İNAN için, sâdece birilerinin değil, tüm halkın vekili olacak ve de herkese eşit mesâfede bulunacaktır diyebiliyoruz rahatlıkla. Bunu düşünebilmek bile çok güzel. Evet, nerde kalmıştık? Ferhat Usta’nın değerlendirmesi çok hoş, tespit yerinde. Nitekim, Reis’in Pazartesi günkü Ordu stad proğramı bu ümîdi sürpriz olmaktan çıkartarak âdetâ perçinledi gibi gözüküyor. Diğer yandan Sait Bey’in kişiliği de bu değerlendirmeyi fazlasıyla besliyor. SAYACA, DAMARLI, GÖLKÖY, MESÛDİYE... Bir defâ başta şunu söyleyelim ki, genelde Ordu, özelde Ulubey, Gürgentepe, Gölköy, Mesûdiye hattı, her hâlükârda yepyeni bir siyâsî değer kazanmıştır. Artık Ordu siyâsetinde bundan sonra bir SAİT İNAN gerçeği vardır. Herkesin kendisini ona yakın hissettiği bir ümit insan vardır artık Ordu bölgesinde. Ordu’nun, Ulubey’in, hepimizin gözü aydın. Bu özelliklerinden dolayı aday adayları başta olmak üzere çok sayıda sevenleri, yakınları, eşi, her ikisi de hukuk öğrencisi olan Semih ve Selman adlarındaki ikiz çocukları, yeğenleri, kardeşleri, dostları her yerde yanında yöresindedir. Sait Bey, bilgisi, birikimi, tecrübesiyle olduğu kadar, sempatisi, vakarı, tebessüm ve sıcaklığıyla gittiği yerlerde çok etkili olmaktadır. Kendisiyle tanışan insanlar; “İşte bu!” der gibi bakmaktadırlar kendisine. Bayramın 2. Günü Gürgentepe, Gölköy programında berâberdik. Bir eski parti yöneticisi, Sait Bey’in adını daha önce duyduğunu ancak bu gün yüzyüze geldiğini belirtti ve “işte bize lâzım olan özellikte bir aday” demekten kendisini alamadı. İnsanlar, ismi temiz, kişilik olarak pozitif bir insan olan Sait Bey’le aynı kareyi paylaşmaya can atıyorlar. Doğal tebessümüyle gittiği her yeri âdetâ aydınlatıyor. Hemen sıcacık bir hava oluşuveriyor orada. Neşeli bir atmosfer meydana geliyor ve mutlu fotoğraf kareleri uzayıp gidiyor. ADAY ADAYLARI; ULUBEY, GÜRGENTEPE... Bizler de, fırsat buldukça, adayımıza destek olma adına seve seve, aday adayları Dr. İbrahim YAŞAR, Dr. Selami DUMAN, Yüksel DEMİRKOL ve Kadem ADALI olarak zaman zaman programlara iştirak ediyoruz. Meselâ daha ilk propaganda gününün akşamında Sait İNAN’la Gürgentepe’de iftardaydık. Dönüşte, Ulubey’de bekleyenler var. Orada da bir çay sohbeti gerçekleştiriliyor. Teravihi kendi köyü Kardeşler’de kılan Muzaffer GÜNAY ve misâfiri Sebahattin ÖZTÜRK de tevâfuk ediyor. Vel’hâsıl, çok güzel bir akşam geçiriyoruz. Sohbetin tadı mûsikî eşliğinde Ordu’ya kadar daha da renklenerek devam ediyor ve unutulmaz bir hâtıra olarak hâfızalarımızdaki yerini alıyor. Onlar da Sait Bey’i çok beğendiklerini ifâde ediyorlar. Açıklamalarından mutmain olup, sohbetinden memnun kalıyorlar. Ordu siyâseti ve Ulubey, ayrıca câmiamız adına sevindiklerini ifâde ediyorlar. TURNALIK, FATSA, ÜNYE; PERŞEMBE, SİNOP, AYBASTI... Bir başka gün Kabadüz’deydik. Turnalık’a kadar çıktık. Önceki Cumâ Fatsa Büyük Sanâyi’deydik. Câmiin görevlisi Sait Bey’in Sinop İmam-Hatip Lisesi’nden arkadaşı çıktı. Bir başka gün Fatsa merkez Dumlupınar Mahallesi’nde ziyâretlerdeydik. Aybastı’ya çıktık. Çok güzel bir gündü. O gün Seyit TORUN da oralardaydı. O gün Aybastı’da Ulubeyli baskını var gibiydi. Çarşamba gün bu defâ Perşembe’deyiz Sait İNAN’la. Dün îtibârıyla Ünye, Tekkiraz programları. Hepsi güzel, hepsi coşkulu, hepsi de geleceğimiz adına ümit verici. Sonuçlar da hayırlı olsun inşâllâh. Sevgili dostlar. Ayrıntılara giremiyoruz. Satır aralarında müstesnâ güzellik ve de özellikler var. Anadolu’yu adım adım dolaşmak, toprağımızı koklamak, güzel halkımızla iç içe olmak başlı başına yetiyor güzellik olarak. Rabbimiz bizleri bu barış ve güzellik havasından, muhabbet iksîrinden ayırmasın, kem gözlerden saklasın, şer gayretlere fırsat vermesin inşâllâh diyor, 24 Hazîran seçiminin ülkemiz, bölgemiz, millet ve memleketimiz, tüm insanlık için hayırlara vesîle olması niyâzıyla cümleye sevgi ve de saygılar sunuyoruz ves’selâm…