Sizleri Ankara’dan selâmlıyoruz. Yakınlarımızın sağlık problemleri dolayısıyla buradayız. Bizler de gelmişken kontrol falan oluyoruz. Hayat bu; bâzen neşe, bâzen keder, bâzen sağlık, bâzen hastalık; öyle sürüp gidiyor. Rabbimiz, son tahlilde cümlemizi şöyle ya da böyle her hâlükârda sabır, şükür üzere, kendisini unutmadan din-îmân selâmetiyle, ruh ve beden sağlığıyla ömrünü sürdürüp vâdesini tamamlayanlardan eylesin… Âmin…   Ankara’dayız dedik. Mâlum, seçim sürecindeyiz. Değinmeden olmaz. Burası merkez sonuçta. Dolayısıyla siyâsetten söz edecek olursak, bayrak ve flâmaların tedavülden düşmesiyle berâber ortalıkta heyecan emâreleri oldukça yok derecesinde. Adayların tanıtım ve reklâm afişleri boy gösteriyor irili, ufaklı olarak duvarlarda. Apartman ve de direkler boyu devâsâ olanlar da var. Bu bağlamda Ankara’da ÖZHASEKİ ve de MANSUR YAVAŞ afişlerini her tarafta görmek mümkün. TECRÜBE YAKIŞIR iktidarın, YAVAŞ YAVAŞ ANKARA vurgusu da muhâlefetin eksen söylemleri.   SAADET'İN, ŞÂHİN ADAYI... Neyse biz buradan geçelim ve de gelelim güzel Ordu’muza. En sıcak gündem îtibârıyle, İçişleri Eski Bakanımız Sn. İdris Naim Şahin, bugün ekran başında olduğumuz şu sıralarda, Samsun üzerinden Ordu’ya gelmek sûretiyle Saadet Partisi Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak seçim çalışmalarına resmen olduğu kadar fiilen de başlamış, bir nevi süper lig mesabesine yükselmiş bulunan mücâdele sürecini de başlatmış oldu.   İle giriş vakti olarak 12:52’yi sanırım, 52 plâkalı Ordu’yu 12’den isabet ettirerek bir FETİH sonucu elde etmek adına şifre sadedinde deklare ettiler. Nitekim, bunun ilk ayak sesleri gibisinden mümkün olduğunca fazla görünmeye odaklı gayretler sonucu olarak vatandaşlar, Akçay mevkiinde yapılan karşılama töreninde kendisine büyük ilgi gösterdiler. Hayırlı olsun.   Biz de, Sn. Şahin’in adaylığından büyük sevinç ve heyecan duyuyoruz. Çünkü, çıta ne kadar yüksek olursa sıçrayışlar da ona göre olacaktır. Dolayısıyla, rakiplerin birikimli ve güçlü olması, ortaya güzel fikirlerin atılması, projelerin seslendirilmesi en azından beklentileri ve de hedefleri yükseltir. Ufuk açar. Genel seviye ve havaya bir bereket katar.   ADI ORDU, SOYADI ÇETİN!... Zâten mâlum, Ordu, adı üstünde kavram olarak hep savaşları akla getiriyor. Belki bundandır, Ordu’da siyâsî yarışlar, politik mücâdeleler her türlü argümanlar kullanılarak en şiddetli şekliyle tezâhür eder. İlimiz bu defâ daha da çetin geçecek bir yarışa sahne olacağa benzer.   Geçen seçimi hatırlayalım; o zaman da İdris Naim ismi flâştı. Bizim de tercihimiz, -Enver YILMAZ, hem akrabamız, hem de köy komşumuz olmasına rağmen,- Ordu’nun, öncelikle kültürü, irfânı ve de îmârı adına ondan yanaydı. Ama olmadı.   Bu gün rahatlıkla, Keşke olsaydı demek durumundayız maalesef. Çünkü, geldiğimiz noktada; îmar var evet ama, irfan yok. Ayrıca, yapılan îmârın da irfânı yok. Yâni, irfânî endişeler, Türkçesi ruh yok. Îmârî icraatların işlemlerinin inanç ve irfânımızla bağdaşmayan şekil ve usüllerde yürütüldüğü şeklinde genel bir kabul var.   ESKİ ÇAMLAR, YENİ DURUMLAR... Ama ne olursa olsun, artık bugün 5 sene öncesinde değiliz. 5 sene sonra buraya gelenler de orda değil. Buraya gelişleri, orada yerlerinin kalmayışındandır. Orada yer bulsalardı burada olmazlardı. Dolayısıyla 5 sene öncesinin havasını bulmayı uman kimilerinin büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu düşünüyoruz. Her şey zamânında. Geçen dönem olsaydı Sn. Şahin için de, Ordu için de çok daha iyi olurdu. Şâhin de, Ordu da kazanırdı. Ama şimdiii!   Bir defâ o zamanki taze Bakan havası olmayacak ortada. 2.si arkada öyle bir rüzgâr bulunmayacak. Kaldı ki, Ak Parti’nin yeni başkan adayı da yıllarca bakanlık yapmış, ayrıca akademik kişiliği, uluslararası enerji politikalarında dahli bulunma seviyesinde donanımı olan birisi. Hem sempatik. Adı gibi hilm sâhibi, mütevâzı. Dolayısıyla, her şeyden önce bir iktidar partisi adayı olarak zâten daha baştan 1 değil, 3-5 adım önde ve de avantajlı.   Bu şartlarda, Sn. ŞAHİN’in, kazanmaktan öte, sıkıldığı sessizlikten kurtulup piyasaya çıkmak, bununla berâber Ordu’ya bir ufuk, yeni fikir ve de projeler, ayrıca belediyeciliğe ivme ve sinerji kazandırmak, bakan olarak çok inemediği halk katmanlarında dolaşmak, toprakla hasret gidermek, memleket havası solumak adına yarışa katıldığını, Ordumuz, yurdumuz ve de hepimiz adına iyi yaptığını söyleyebiliriz.   Belki de, ileriye dönük hesaplar bile yapmadan tamamen hasbî olarak sürece dâhil olduğunu da var saymak mümkün. Lâkin, ne olursa olsun, sonuçta Onun gelişi Ak Parti için de iyi olacaktır. Seviyeli bir yarışın süreceğine, arkadaştan öte, aynı çatı altında yıllarca  kardeşâne siyâset yapmış bu iki şahsiyetin Ordu’daki yarışa seviye getireceğine inanıyoruz.   BİR "ORDU FARKI" DAHA! Öyle de olmalıdır. Özellikle Ordu için, gerginliklerden sonra gelen şu sükûnet havası bir şanstır. Eski Bakanımız Sn. Şahin’in başkanlık adaylığı HAYIRLI OLSUN. Ordu iyi yolda. Burada da farkını ortaya koydu. Aynı kabinede görev yapmış iki bakanın yarıştığı başka bir il var mı acaba, merak ediyoruz?!   Sonuçta iki bakan yarışacak. Dileğimiz ve de Mevlâ’dan niyâzımız, hangi bakanımızın bakması hayırlı olacaksa onun Ordu’ya bakacak başkan olması. Bu duygu ve düşüncelerle Ankara’dan sevgi ve saygılar sunuyoruz ves’selâm…