'TAM 18 SENE TANRI ULUDUR'U EZAN DİYE DAYATTILAR'
'TAM 18 SENE TANRI ULUDUR'U EZAN DİYE DAYATTILAR'
Ankara'da Ordulu bürokratlarla buluşan Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, babasının hatıralarını paylaştı. Kurtulmuş, "Bu memlekette 18 sene "tanrı uludur, tanrı uludur" diye bir sesi millete "ezan" diye dayattılar. dedi.
Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, Ankara'da Ordulu bürokratlar ile bir araya geldi. AK Parti Ordu Milletvekili Adayları Oktay Çanak, Metin Gündoğdu ve Ergün Taşçı'nın da katıldığı toplantıda konuşan Numan Kurtulmuş, karanlık odakların 7 Haziran sonrasında birçok noktadan harekete geçtiğini belirtti.
Seçimlerinden sonra düğmeye basıldığını vurgulayan Numan Kurtulmuş, "Dolar yükseliyor ve kimileri bu yükselişten nemalanıyor. Evet, bu yükselişin bir kısmı dünyadaki gelişmelerden kaynaklanıyor ama dalgalanmaların önemli bir kısmı da spekülasyonlar yüzünden oluyor. Bazı çevreler "Türkiye'de bir takım karışıklıklar, kriz ortamı olursa para hareketlilikleri üzerinden çok rahat para kazanabiliriz." diyorlar. Türkiye zayıf olursa bu tür gelişmeler karşısında ayakta duramaz. Bu yüzden Türkiye'nin güçlü bir şekilde iktidar oluşturması çok önemli. Hem milletimiz hem de bölgemiz için büyük önemi var." diye konuştu.
Türkiye'nin zayıf olduğu dönemde karanlıkta bırakıldığını söyleyen Kurtulmuş, babasının hatıralarını paylaştı. Kurtulmuş: "Bu memlekette 18 sene "tanrı uludur, tanrı uludur" diye bir sesi millete "ezan" diye dayattılar. Babam bize şu anısını defalarca kez anlattı: "Rahmetli Menderes 14 Mayıs 1950'de işbaşına geldi. Hemen sonraki hafta pazar günü öğle namazı öncesinde ezan tekrar "Allahu ekber, Allahu ekber" diye okunmaya başlandı. Fatih'ten Beyazıt'a doğru gidiyordum. O sırada tüm camilerden "Allahu ekber" sesleri yükselmeye başladı. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar, gençler ihtiramla yolda durdular. Herkes hüngür hüngür ağlayarak ezanı baştan sona dinledi." dedi.
"Babam hikaye anlatmıyordu 1950'nin Türkiye'sinde yaşadığı gerçeklerden bahsediyordu" diyen Numan Kurtulmuş, “Bunlar Patagonya'da değil burada oldu. Öte yandan Milli Nizam Partisi'nin yöneticileri konuşmalarına başlamadan önce "Bismillahirrahmanirrahim" dedi diye ya da "selamün aleyküm" dediler diye parti kapatma davaları ile muhatap oldular. Daha yakın tarihe geldiğimizde ise başörtülü diye bir hanımefendi Meclis'ten neredeyse yaka paça dışarı atıldı. 28 Şubat'ta yaşanan rezaletleri anlatmıyoruz bile. Ama şimdi isteyen istediği yere istediği gibi giriyor, işlerini yapabiliyor. Uzun yıllar boyunca devlet ayrı telden, millet ayrı telden çaldı. Ama şimdi çok büyük mesafeler kat ettik. Bu kazanımları asla kaybetmememiz lazım.” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.