13 YILDA SADECE 25 LİRA ARTTI

Fındıkta Alan Bazlı Destek tartışması yeniden alevlendi. Fındık üreticilerine ilk olarak 2009 yılında dönüm başına 150 lira olarak ödenmeye başlanan alan bazlı gelir desteği, aradan geçen 13 yılda sadece 25 TL artarak 175 liraya yükselebildi.   Uzun yıllardır gündemde yer alan fındıkta alan bazlı gelir desteğinde Ordu ve Giresun’a pozitif ayrımcılık yapılması konusunda Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Edip Sevinç ve Ordulu fındık sanayicisi Cem Şenocak’tan açıklamalar geldi.   Alan bazlı gelir desteğinin 175 lira olmasını eleştiren Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Edip Sevinç, “İlk ödemeye başlandığında 150 liraydı ve dolar karşılığı kilo başına 1 dolardı, şimdi galiba 15 sent civarında. Bu alan bazlı desteği veriyorsunuz. Bunu adam akıllı verinde en azından üretici masraflarını karşılasın. Ordu’daki maliyetle, Giresun’da, Trabzon’daki maliyetle, Bafra’da, Düzce’de, Hendek’teki maliyetler bir olmadığına göre, oraya ayrı, buraya ayrı fiyat vererek yapamayız. Her şey karışır. Bunu ancak alan bazlı destekle yapabiliriz.”   Fındıkta alan bazlı gelir desteğinin bahşiş yada haraç olmadığını söyleyen Sevinç, “Alan bazlı desteği önce bir fonksiyonel hale getirelim. Bir bahşiş yada haraç değil bu. Bir defa devlet önce bunu neden ödediğini açıklasın. Milletvekillerimiz her gün fındık fiyatı diyor. Fındık fiyatından önce alan bazlı gelir desteğini artıralım. Artırırsak birçok sorunu çözeriz.”   “ORDULU FINDIK ÜRETİCİSİ MAĞDUR” Ordulu fındık sanayicisi Cem Şenocak’ta fındıkta alan bazlı gelir desteğinde Ordu, Giresun ve Trabzon’a ayrıcalık sağlanmasını isteyerek, “düz arazideki fındık üreticisiyle Ordu, Giresun’daki fındık üreticisi arasında uçurumlar var. Ama dünya fındığının yüzde 30-35’ini Ordu ve Giresun üretiyor. Ancak maalesef bu iki il Türkiye’de ve dünyadaki fındık üreticileri arasındaki en mağdur olanlar. Doğu ve Batı Karadeniz illeri arasında gelir bakımından dağlar fark var. Dünyanın en mağdur çiftçisinin Ordu ve Giresun’da olduğunu hepimizin iyi bilmesi lazım.”