MELET'İN CANSUYU KALMADI

Ordu’nun gözbebeği Melet Irmağı kurudu. Topçam Barajı’nda su seviyesi yaklaşık 7 metre düşerken baraj sonrasında ise Melet Irmağı tamamen kurudu.

Üzerinde bir baraj, 3’ü tamamlanmış, 3’ü yapım halinde olan 3 HES bulunan Melet Irmağı’nın son halini görenler gözlerine inanamadı. Doğu Karadeniz ile Orta Karadeniz’i birbirinden ayıran sınır olan ve bu özelliği sebebiyle doğu kıyısında başka bir bitki örtüsü batı kıyısında başka bir bitki örtüsü bulunan Melet Irmağı, Topçam Barajı’nın hemen sonrasında hızlı bir şekilde kuruyor. CANSUYU NEDEN YOK? Ordu’nun göz bebeği konumunda olan Melet Irmağı üzerinde biri devlete diğer ikisi özel sektöre ait olmak üzere aktif halde 3 adet HES bulunuyor. Yine özel sektöre ait 3 adet HES’in yapımı ise sürüyor. Topçam Barajı’nın tamamlanmasının üzerinden yıllar geçtikten sonra tünellerindeki yapım hatası giderilerek devlete ait olan Topçam HES elektrik üretimine ancak 21 Aralık 2016 tarihinde başlanmıştı. Baraj ise 2012 yılında tamamlanmıştı. Melet Irmağı üzerinde Topçam dışında aktif halede Darıca ve Közbükü HES bulunuyor. Bu HES’ler Topçam Barajı’ndan tünellerle alınan suyla elektrik üretimi yapıyor. Bu yapılırken can suyu adı verilen suyun ırmak yatağını bırakılması gerekiyor. Ancak bu yapılmadığı için Melet Irmağı tamamen kurumuş durumda. SU OLMADIĞI İÇİN ZORUNLU BAKIM Bu arada Topçam Brajı’nda ve HES’lere kadar olan bölümlerde elektrik üretmeye yetecek kadar su olmaması sebebiyle HES’ler zorunlu bakıma alındı. 3 Temmuz ile 18 Temmuz arasında su olmaması sebebiyle Melet Irmağı üzerinde halen aktif olan 3 HES’te elektrik üretimi yapılmayacak. Bunun yerine bakım onarım çalışması yapılacak. Bu süre zarfında Topçam Barajı’nda su tutulacak. Su seviyesinin artması durumunda 15 gün sonra elektrik üretimine yeniden başlanacak. DSİ OLANLARI GÖRMÜYOR! Bu arada durumu değerlendiren Ordu Çevre Derneği Başkanı Gül Ersan, "Burada elektrik üreten HES şirketleri orada doğal yaşam için can suyu bırakmıyor maalesef. Proje tanıtım dosyalarında ve ÇED raporlarında orada doğal yaşamın sürmesi için yaklaşık yüzde 10 oranında can suyu bırakılması gerekiyor ama ne yazık ki şirketler bunu bırakmıyor. Ne zaman oraya gitsek dere yataklarını nerede ise kup kuru görüyoruz. Bir ay önce gittiğimizde de dere yatağının artık daraltılmaya başlandığını gördük. DSİ ne yazık ki bunları hiç görmüyor. HES projelerinde artık biliniyor ki o kadar çok doğaya karşı tahribat varki kazanç bunun yanında çok çok önemsiz kalıyor." dedi.