DİVANİLİLER YİNE YOL KAPATTI

Divani Mahallesi’nde halk çamura kokuya ve hafriyat kamyonlarının neden olduğu toza tepki gösteren halk sesini duyurmak için bir kez daha yolu ulaşıma kapattı. Mahalleliler, “Bizi yönetenler 1 saat burada kalsın sesimizi keseceğiz” diyor.

Bir süre önce Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından hafriyat ve çöp alanı olarak belirlenen Gülyalı ilçesine bağlı Divani Mahallesi’nde halk kamyonların neden olduğu toza tepki olarak yolu bir süre ulaşıma kapattı. Divani sakinleri tozun, çamurun ve çöpün sağlıkları ile oynadığını belirterek soruna bir an önce çözüm bulunmasını istiyor. İşte yolu ulaşıma kapatan mahalle sakinlerinin görüşleri: Ben cefa çekerek mi öleceğim? Fatma Günel: Ben 76 yaşandayım. Burada yağmur yağdı mı çamurdan kapıya çıkamıyoruz. Yağmur yağmadı mı da tozdan ne kapıya çıkabiliyoruz, ne balkona çıkabiliyoruz ne de çamaşır asabiliyoruz. Biz bu işe bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Biz artık buna daha fazla katlanamıyoruz. Bizim artık ne kadar ömrümüz kaldı. Bu dünyadan cefa çekerek mi gideceğiz. Burayı asfalt yapsınlar. Her yerde asfalt var burada neden yok? Zehra Güner: Bizim şikayetimiz yağmur yağdı mı çamur yağmadı mı toz. Evin kapısını açamıyoruz toz toprak doluyor içeri. Araçlar çok hızlı gidiyor. Bazen sulama yapılarlar ama göstermelik oluyor yolun bir kısmına az biraz su atılıyor. Biz de yolu ulaşıma kapattık. Burayı asfalt yapsınlar, her yere asfalt yapılarlar da buraya neden yapmıyorlar? Yolu ben kapattım, artık dayanamadım Sevim Koçak: Yolu ilk ben kapattım. Sebze atmaya gittim tozdan yoldan geçemedim o hırsla geldim yolu kapattım. Ama bizi dinleyen de yok gale alan da yok. Burada bizim hiç iyi bir hayatımız yok. Bu kamyonlar kendi karları için uğraşıyor ama bizim hayatımızı, sağlığımız tehlikeye atıyorlar. Birileri para kazanacak diye biz mezara gireceğiz? Ordu’nun ne kadar ölü kedisi köpeği varsa buraya atıyorlar. Bizi kandırdılar da lağım gelmeyecek dediler ama getiriyorlar.    Sesimizi duyan olmayacak mı? Hasibe Koçak: Biz daha önce de yolu kesmek zorunda kaldık Çünkü sesimizi duyan olmuyor. O zamandan bu tarafa değişen bir şey yok. Burada bir iki senedir hayatımız hiç güzel değil. Yollar toz toprak çamur. Hava açık olduğunda toz bizi bunaltıyor. Yağdığında ise çamur aman vermiyor. Çöpü de buraya getirdiler yakında sinek olayı başlayacak. Birada insan olduğu dikkate alınsın. Bende nefes darlığı var. Bu toz beni daha perişan ediyor. Yukarıdakiler burada bir saat otursunlar sesimi keseceğim Zübeyde Öztürk: Burada çöp bana daha yakın. Koku var evin kapısı penceresi açılmıyor. Bazen çöpü yakıyorlar o zaman da duman bizi perişan ediyor. Ben de astım var hava falan kullandım. Burası benim hastalığım daha da kötü etkiledi. Birileri para kazanacak diye biz perişan olmak zorunda mıyız? Niye bizim sezimizi duyan olmuyor. Orada vicdanlı biri yok mu? Onlar gelsin burada bir saat yaşasınlar o zaman sesimi kısacağım, konuşmayacağım. Öğretmene yol kesmek yakışmaz dediler ama… İsa Güner: Ben emekli matematik öğretmeniyim. Çeşitli illerde çalıştıktan sonra güzel yaşayayım diye memleketimi geldim ama gelmez olaydım. Yağmurda çamurdan adım atılmıyor güneşte ise sis varmış gibi toz kalkıyor. Tamam havaalanı yapıldı ama bu nedir? Ben daha önce yol kapattım dediler ki öğretmen adamsın nasıl yok kapatırsın. Ancak ne yapayım sezimizi duyan olmuyor. Bana yol kapatmak yakışmıyorsa bizi bu hallere koymaları bizi yönetenlere yakışıyor mu? Bir yeri yaparken başka bir yeri yıkmamalı Mustafa Çalan: Burası önceden çok güzel yaşanacak bir mahalleydi. Ama şimdi en kötü yer oldu. Havaalanı iyi güzel ama bir yeni yaparken başka bir yeri yıkıyorsanız ondan kötü bir şey yok. Ne kadar çöplük sargı bezleri tıbbı atıklar hayvan ölülere varsa buraya geliyor.  Böyle olmamalı. Burada çocuklar var onlar da mikrop kapıyorlar. Bu işin düzeltilmesi lazım.