bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş deneme bonusu veren siteler

'BİZE GÜLENLER ARKAMIZDAN GELDİ'

Ekonomi 14.11.2016 - 12:40, Güncelleme: 05.01.2023 - 05:10 1792+ kez okundu.
 

'BİZE GÜLENLER ARKAMIZDAN GELDİ'

Ordu’da ilk kivi 20 yıl önce Ahmet Aydın Adile Aydın çifti, oldukça mütevazi ve eğimli bir arazide dikildi. İlk kivi diktiklerinde komşularının alaycı sözleriyle karşılaştıklarını söyleyen Aydın çifti, “Yüklü para alınca herkes heveslendi.” dedi.
Ordu’da ilk kivi 20 yıl önce Ahmet Aydın Adile Aydın çifti tarafından Turnasuyu Vadisi’nde yer alan Emen Mahallesi’ndeki oldukça mütevazi ve eğimli bir arazide dikildi. Üstelik bu gün 80 yaşında olan Ahmet Aydın o zaman 60 yaşandaydı. Eşi Adile Aydın ise 45. Onlarla ilk kivinin hikayesini hayatlarına nasıl bir katkı yaptığını çevrenin tepkisini konuştuk. Tarihe not olarak düşülebilecek ilginç cevaplar aldık. İşte o röportaj:              Kivi ipek böceği ve çaydan sonra geldi -İlk kivi nasıl başladı, nasıl karar verdiniz bu bilinmeyen ürünü yetiştirmeye? Ahmet Aydın: Ben yaptım da başkası neden yapmadı diye soruyorsun. Peki anlatayım. Bir gün çocukların okuluna gittim. Baktım birisi orada oturuyor. Tanıştık, meğer ziraat mühendisiymiş. Baktım yakın birisi. Güzel muhabbet ettik. Bana kendisini ilk ziyaret eden kişinin benim olduğumu söyledi. Bana ipek böceği verdi, tut fidanı verdi, çay verdi. İşin doğrusu birbirimizi sevdik. Bende dediklerini yaptım. İnsanlar benden ‘kene’ alıyordu -O zaman kivi gündemde yok yani? Ahmet Aydın: Evet yok. Ben onu dediklerini yaptım ipek böceği işine girdim. Ama değil Ordu’da Türkiye’de bu iş kalktı. Çay işine devam ettim. Ama bu arada insanlar benden kene alıyor. Kene almak ne demek bilir misiniz? Kene almak şu; bu arada insanlar bana diyor ki ‘burada olmayan şeyi niye yapıyorsun, olmasa halin ne olacak’. Ben de elinde iş olan birisiyim, yenilikleri merak ediyorum. Ama bu arada memura da diyorum ki bu iş tutmaz ise ne olacak? Bu arada ilginç bir gelişme oldu. Çivi mi kivi mi? -Nedir o ilginç gelişme? Ahmet Aydın: Çay Türkiye’de tekeldi. O tekel kalktı. Bunu üzerine memura gittim dedim ki beni kene alanlar var yani çok görenler var beni hiç kimseye maskara etme. Pek bir cevap vermedi. Bu arada epey bir zaman geçti. Arayan soran da olmadı. Bu sürede aramız biraz serin geçti. Bir gün bir araç geldi. Aslında epey bir yeri dolaşmışlar hiç kimsi kivi dikmeyi kabul etmemiş. Onlara bana geldi. Halbuki denense ne olur. Onlar kivi deyince ben tabi bilmediğim için çivi anladım.  Sonra meyve olduğunu söylediler. Kötü sözlere katlandık -Yani o kadar bilmediğiniz bir ürün Ahmet Aydın: Evet öyle. Onlar deneme yapmış başarılı olmuş. Ben de alalım dedim. Benim niyetim 5-10 kök dikmek ama bana 18 kök kivi verdiler. Ama onlarında çoğu erkek çıktı. Aslında 10 tane de bir tane erkek olması falan lazım ama öyle olmadı. Ama sonrasında işler düzeldi yoluna girdi. Kivi böyle başladı. Ama zaman hep avanak diyenler sonra işin peşine düştü. Ama biz zamanında o kötü sözlere de katlandık. Kimisi yüzüme karşı söyledi benim sersemce iş yaptığımı kimisi demedi. Ama meğer arkamdan bu sözleri demeyen yokmuş. Avanak diyenler işin peşine düştü -Peki çevrenizde tuhaf karşılayanlar oldu mu? Ahmet Aydın: Olmaz olur mu? İlk zamanlarlar 4 ton kivi oldu, düz hesap 5 Bin Lira aldım. Bu o zaman büyük para hem de küçük bir alandan kazanılan büyük bir para. O zaman bize avanak diyenler hep bu işe ilgi duymaya başladı, arkamızdan geldi. İyi gelir elde ettik o zaman ki o adi laflara da katlandık. İyi ki kiviye başlamışım diyorum tabi. Tabi benim arazim o kadar elverişli değil elverişli olanlar daha iyi kazandı. Tabi bir iki senedir rüzgar yüzünden tam verim olmuyor ama ben bu işe devam edeceğim.   Kivi kazandırdı, yüzümüzü güldürdü                -Kivi sizin hayatınıza nasıl bir etki yaptı? Ahmet Aydın: Fındığın yanında kivini bize güzel bir katkısı oldu. Bir almada 6-7 milyar parayı birden alıyorsun. Fındıktan o zaman o kadar alınmıyordu. Biz o parayla iki ev aldık iki kez de hacılığa gittik. Biri umre biri hac. Kivi diktiğim yerden en fazla 200 kilo fındık alırdım o da çok iyi bakım yaparsan. Tabi kivi fındığa göre daha çok bakım isteyen bir ürün. Bir gün biri geldi iyi fidan nereden bulunur diye sordu? Dedim ona bu avanağın serserinin gittiği yerden sen de mi gideceksin. Bana dedi ki o lafı arkandan söylemeyen yoktu. Hepsi yüzümüze karşı dememiş başka. Üretici ürün çeşitliliğine gitmeli -Peki ilk kiviyi diken üretici olarak diğer üreticilere ürün çeşitliliğini tavsiye ediyor musunuz? Ahmet Aydın: Ordu’da üretici tabi ki ürün çeşitliliğine gitmeli. Hele de uygun yerde. Denemenin hepsinin gerçekleşmesi gerekmez. Bir denensin bakılsın oluyorsa mutlu ediyorsa devam edilir. Denemeden bir şey kaybedilmez ki.  Avanak olsan da olmasan da denemeyi yap da bakalım demene ne söyler. Burada ürün çeşitliliği olsa fındığın da sanayisi olsa daha güzel olur diye düşünüyorum. Ben 2 dönüm yerden 8 ton kivi aldım dediğim gibi orada en fazla 200 kilo fındık olurdu.  Yüklü para alınca herkes heveslendi -Siz neler söylersiniz ilk kiviyi yetiştiren üretici olarak? Adile Aydın: Son birkaç yıl hariç kivimiz çok güzel oldu olmadı desem Allah sorar bize. İyi para aldık. Komşular küçük bir yerden yüklü para aldığımızı öğrenince onlar da bu işe girdiler. Onlar kivi dikmek için yer bulamıyorlardı ama bizim yüklü bir para aldığımız öğrenince onlar da dikmek için yer buldular. Biz bunun ekmeğini yedik. İyi ki başlamışız diyoruz. Bize çok güzel ekonomik katkı yaptı. İnsanlar yenilik peşinde olsun -Nasıl bir katkı yaptı? Adile Aydın: Burardan gelen gelirle hacılığa gittim, umreye gittim. Ordu’dan bir kendime biri oğlana ev aldım. Şimdi de olursa buradaki evin üstünü yaptıracağım. Üretici farklı ürünlere yönelsin. Niye yönelmesin ki. Her şeyi yapsınlar. Ben 65 yaşındayım da gene diyorum ki yaşım gencelse de bir şeyler eksem diksem diyorum. Ama gençlerde terlemeden kazanmak istiyor.
Ordu’da ilk kivi 20 yıl önce Ahmet Aydın Adile Aydın çifti, oldukça mütevazi ve eğimli bir arazide dikildi. İlk kivi diktiklerinde komşularının alaycı sözleriyle karşılaştıklarını söyleyen Aydın çifti, “Yüklü para alınca herkes heveslendi.” dedi.

Ordu’da ilk kivi 20 yıl önce Ahmet Aydın Adile Aydın çifti tarafından Turnasuyu Vadisi’nde yer alan Emen Mahallesi’ndeki oldukça mütevazi ve eğimli bir arazide dikildi. Üstelik bu gün 80 yaşında olan Ahmet Aydın o zaman 60 yaşandaydı.

Eşi Adile Aydın ise 45. Onlarla ilk kivinin hikayesini hayatlarına nasıl bir katkı yaptığını çevrenin tepkisini konuştuk. Tarihe not olarak düşülebilecek ilginç cevaplar aldık. İşte o röportaj:            

 Kivi ipek böceği ve çaydan sonra geldi

-İlk kivi nasıl başladı, nasıl karar verdiniz bu bilinmeyen ürünü yetiştirmeye?

Ahmet Aydın: Ben yaptım da başkası neden yapmadı diye soruyorsun. Peki anlatayım. Bir gün çocukların okuluna gittim. Baktım birisi orada oturuyor. Tanıştık, meğer ziraat mühendisiymiş. Baktım yakın birisi. Güzel muhabbet ettik. Bana kendisini ilk ziyaret eden kişinin benim olduğumu söyledi. Bana ipek böceği verdi, tut fidanı verdi, çay verdi. İşin doğrusu birbirimizi sevdik. Bende dediklerini yaptım.

İnsanlar benden ‘kene’ alıyordu

-O zaman kivi gündemde yok yani?

Ahmet Aydın: Evet yok. Ben onu dediklerini yaptım ipek böceği işine girdim. Ama değil Ordu’da Türkiye’de bu iş kalktı. Çay işine devam ettim. Ama bu arada insanlar benden kene alıyor. Kene almak ne demek bilir misiniz? Kene almak şu; bu arada insanlar bana diyor ki ‘burada olmayan şeyi niye yapıyorsun, olmasa halin ne olacak’. Ben de elinde iş olan birisiyim, yenilikleri merak ediyorum. Ama bu arada memura da diyorum ki bu iş tutmaz ise ne olacak? Bu arada ilginç bir gelişme oldu.

Çivi mi kivi mi?

-Nedir o ilginç gelişme?

Ahmet Aydın: Çay Türkiye’de tekeldi. O tekel kalktı. Bunu üzerine memura gittim dedim ki beni kene alanlar var yani çok görenler var beni hiç kimseye maskara etme. Pek bir cevap vermedi. Bu arada epey bir zaman geçti. Arayan soran da olmadı. Bu sürede aramız biraz serin geçti. Bir gün bir araç geldi. Aslında epey bir yeri dolaşmışlar hiç kimsi kivi dikmeyi kabul etmemiş. Onlara bana geldi. Halbuki denense ne olur. Onlar kivi deyince ben tabi bilmediğim için çivi anladım.  Sonra meyve olduğunu söylediler.

Kötü sözlere katlandık

-Yani o kadar bilmediğiniz bir ürün

Ahmet Aydın: Evet öyle. Onlar deneme yapmış başarılı olmuş. Ben de alalım dedim. Benim niyetim 5-10 kök dikmek ama bana 18 kök kivi verdiler. Ama onlarında çoğu erkek çıktı. Aslında 10 tane de bir tane erkek olması falan lazım ama öyle olmadı. Ama sonrasında işler düzeldi yoluna girdi. Kivi böyle başladı. Ama zaman hep avanak diyenler sonra işin peşine düştü. Ama biz zamanında o kötü sözlere de katlandık. Kimisi yüzüme karşı söyledi benim sersemce iş yaptığımı kimisi demedi. Ama meğer arkamdan bu sözleri demeyen yokmuş.

Avanak diyenler işin peşine düştü

-Peki çevrenizde tuhaf karşılayanlar oldu mu?

Ahmet Aydın: Olmaz olur mu? İlk zamanlarlar 4 ton kivi oldu, düz hesap 5 Bin Lira aldım. Bu o zaman büyük para hem de küçük bir alandan kazanılan büyük bir para. O zaman bize avanak diyenler hep bu işe ilgi duymaya başladı, arkamızdan geldi. İyi gelir elde ettik o zaman ki o adi laflara da katlandık. İyi ki kiviye başlamışım diyorum tabi. Tabi benim arazim o kadar elverişli değil elverişli olanlar daha iyi kazandı. Tabi bir iki senedir rüzgar yüzünden tam verim olmuyor ama ben bu işe devam edeceğim.  

Kivi kazandırdı, yüzümüzü güldürdü               

-Kivi sizin hayatınıza nasıl bir etki yaptı?

Ahmet Aydın: Fındığın yanında kivini bize güzel bir katkısı oldu. Bir almada 6-7 milyar parayı birden alıyorsun. Fındıktan o zaman o kadar alınmıyordu. Biz o parayla iki ev aldık iki kez de hacılığa gittik. Biri umre biri hac. Kivi diktiğim yerden en fazla 200 kilo fındık alırdım o da çok iyi bakım yaparsan. Tabi kivi fındığa göre daha çok bakım isteyen bir ürün. Bir gün biri geldi iyi fidan nereden bulunur diye sordu? Dedim ona bu avanağın serserinin gittiği yerden sen de mi gideceksin. Bana dedi ki o lafı arkandan söylemeyen yoktu. Hepsi yüzümüze karşı dememiş başka.

Üretici ürün çeşitliliğine gitmeli

-Peki ilk kiviyi diken üretici olarak diğer üreticilere ürün çeşitliliğini tavsiye ediyor musunuz?

Ahmet Aydın: Ordu’da üretici tabi ki ürün çeşitliliğine gitmeli. Hele de uygun yerde. Denemenin hepsinin gerçekleşmesi gerekmez. Bir denensin bakılsın oluyorsa mutlu ediyorsa devam edilir. Denemeden bir şey kaybedilmez ki.  Avanak olsan da olmasan da denemeyi yap da bakalım demene ne söyler. Burada ürün çeşitliliği olsa fındığın da sanayisi olsa daha güzel olur diye düşünüyorum. Ben 2 dönüm yerden 8 ton kivi aldım dediğim gibi orada en fazla 200 kilo fındık olurdu.

 Yüklü para alınca herkes heveslendi

-Siz neler söylersiniz ilk kiviyi yetiştiren üretici olarak?

Adile Aydın: Son birkaç yıl hariç kivimiz çok güzel oldu olmadı desem Allah sorar bize. İyi para aldık. Komşular küçük bir yerden yüklü para aldığımızı öğrenince onlar da bu işe girdiler. Onlar kivi dikmek için yer bulamıyorlardı ama bizim yüklü bir para aldığımız öğrenince onlar da dikmek için yer buldular. Biz bunun ekmeğini yedik. İyi ki başlamışız diyoruz. Bize çok güzel ekonomik katkı yaptı.

İnsanlar yenilik peşinde olsun

-Nasıl bir katkı yaptı?

Adile Aydın: Burardan gelen gelirle hacılığa gittim, umreye gittim. Ordu’dan bir kendime biri oğlana ev aldım. Şimdi de olursa buradaki evin üstünü yaptıracağım. Üretici farklı ürünlere yönelsin. Niye yönelmesin ki. Her şeyi yapsınlar. Ben 65 yaşındayım da gene diyorum ki yaşım gencelse de bir şeyler eksem diksem diyorum. Ama gençlerde terlemeden kazanmak istiyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.