'FINDIKTA EYLÜL AYI SANCILI GEÇECEK'

KİB Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Osman Sabır, “Fındığa doğrudan gelir desteğinin daha fazla artırılmasını, fiyatın biraz geride tutulmasını istiyoruz. Eylül ayında sancılı bir başlangıç olacak. Ondan sonra düzelecektir.” dedi.   Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KİB) istişare toplantılarının üçüncüsü Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Osman Sabır başkanlığında Ordu’da Radisson Blu Otel'de gerçekleştirildi. Toplantıya ihracatçıların yanı sıra kırma işletmeleri de katıldı. İhracatın her aşamasında karşılaştıkları sorunlar ve çözüm önerileri ile ilgili görüş alışverişinde bulundular.   İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen tarafından ‘Dünya ve Türkiye ekonomisinde son gelişmeler’, ‘Küresel dalgalara karşı heterodoks politikalar’, ‘Riskten korunma ve yatırım alternatifleri’ başlıklarında sunumlar yapıldı.   “300 bin tonun üzerini hedefliyoruz” ‘Piyasayı daha iyi anlayabilmek, dünyada neler oluyor, ülkemizde gidişat nasıl; bunları daha iyi okuyabilmek için toplandık’ diyen Sabır, sözlerini şöyle sürdürdü; “İhracatta tarihi rekor kırdık. Sonraki sene fiyat artışlarıyla beraber 295 bin tonlara geriledik. Şimdi bu sene tekrardan 330 binleri kırdığımız için mutluyuz. Dolar bazında gelen parada fark var. O da kurların Kasım 2021’den itibaren ani artışıyla beraber dolar bazında fiyatlarda gerileme oldu. İnşallah 2022 sezonunda yine 300 bin tonları geçecek bir ihracata ihtiyacımız var. Çünkü elimizdeki rekolte iyi. Çok fazla fındıkla beraber sonraki sezonlara devrolmak istemiyoruz. Bunun sonuçları daha kötü oluyor. Diğer sezonlara baskı yaratıyor. O yüzden fındık ihracatımızın artışla devam etmesini istiyoruz.   “TMO ile arada makas olabilir” Bu sene dünya çapında üretim 1 milyon 300 bin tonlara dayandı. Her ülkenin kendi mukayese üstünlüğünü bir şekilde değerlendirip, elindeki ürünün satışında fiyatlama yapması lazım. Bizim başlangıcımız sancılı olabilir. Çünkü Eylül ayında TMO’nun devreye girmesiyle serbest piyasa arasına bir makas girmesi bekleniyor. Çünkü eski ürün halihazırda piyasada satış görüyor. Sancılı başlayacak ama sonrasında fiyatların oturacağını ve ihracatın hızlanacağını düşünüyoruz.   “Destek artırılsın, fiyat düşük olsun” TMO’nun, böyle yüksek rekoltelerin olduğu sezonlarda piyasada olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü fındığı bir şekilde alması gerekiyor. TMO, müdahale alımı yapıyor. Rekoltenin fazla olduğu dönemlerde fındığı alıp, daha sonra değerlendiriyor. TMO’nun bir şekilde piyasada olması gerekiyor. TMO’nun fiyatı ilk başta biraz yüksek gelebilir. Fiyat mekanizması TMO’nun alımlarından sonra netlik kazanacak. Burada problem aslında TMO ile ilgili değil, ihracatçılar olarak fiyat mekanizmasından şikayetçiyiz. Verilen fiyatı iyi buluyoruz fakat fiyattaki dengelemenin başka türlü yapılmasını istiyoruz. Doğrudan gelir desteğinin daha fazla artırılması gerektiğini, fiyatın biraz geride tutulmasını istiyoruz. Sonuçta köylümüzün eline geçecek olan rakam aynı kalsın, ama fiyatlara daha az dokunulursa ihracat oranlarında artış sağlarız. Eğer ihracatta tonaj olarak artış sağlarsak, fiyat kendiliğinden zaten TMO’nun fiyatını da aşar. Ama bizim baştan şuandaki piyasa şartlarıyla TMO fiyatıyla ihracata girme şansımız zor oluyor. Çünkü Gürcü ve Azeri’de fiyatlar şuan Türkiye’nin 1 dolar gerisinde oluşmuş durumda. Devletimiz halihazırda 170 liralık desteği artırmadı. Bugün bin liralarda olması gereken destek 170 liralarda değil de, 500 liralara çıkarılsaydı, fiyatı da buna göre dengeleseydi, bize göre çok daha hızlı bir ihracat olacaktı ve piyasa çok daha hızlı çalışacaktı. Eylül ayında sancılı bir başlangıç olacak. Ondan sonra düzeleceğini düşünüyorum.” İstişare toplantısı, soru-cevap bölümüyle sona erdi. Ordu Hayat Gazetesi