'TÜRKİYE'DE TANINIYOR İSEM SİZİN SAYENİZDE'

Çalışan Gazeteciler Günü’nde basın mensuplarıyla bir arada olan Vali Seddar Yavuz, “Türkiye’de 30 senedir kamu hizmeti yapan ve toplumun önünde olan birisi olarak eğer bugün bir nebze olsun tanınıyor ve seviliyor isem bunu tüm samimiyetimle siz basın mensuplarına borçluyum” dedi.

Gazetecilere sosyal ve ekonomik haklar sağlayan 212 sayılı yasanın 10 Ocak 1961 tarihinde kabul edilmesiyle birlikte 58 yıldan buyana kutlanmakta olan “Çalışan Gazeteciler Günü”, Ordu’da da düzenlenen etkinlikle kutlandı.   Ordu Valiliği tarafından Olive Restoranda düzenlenen “Çalışan Gazeteciler Günü” kutlama etkinliğine, Vali Seddar Yavuz, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu Belediye Başkanı Celal Tezcan,  Ordu Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Şahin Sevinç, Basın İlan Kurumu Ordu Şube Başkanı Murat Yürekli, Ordu Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Vedat Öz, Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği Başkanı Erdoğan Erişen, Ordu Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği Başkanı Birol Yılmaz, Ordu İnternet Gazetecileri Derneği Başkanı Bahtiyar Kahveci, Ünye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Coşkun, Canik Ünye Gazeteciler Derneği Başkanı Ali Öztürk, Ünye Radyo Yayıncıları Derneği Başkanı Hakan Korkmaz ile il genelinde görev yapan gazeteciler katıldı.     “Demokratik toplumlarda olmazsa olmaz hususlardan bir tanesi açıklık, şeffaflık, katılımcılık, fikir ve düşünceleri açıklama özgürlüğü”   Programda bir konuşma gerçekleştiren Vali Seddar Yavuz, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gönünü kutlayarak, yapılan hizmetler vesilesiyle göstermiş oldukları katkıdan dolayı basın mensuplarına teşekkür etti.   Demokratik toplumlarda olmazsa olmaz hususlardan bir tanesinin açıklık, şeffaflık, katılımcılık, fikir ve düşünceleri açıklama özgürlüğü olduğuna dikkat çeken Vali Yavuz, basın ve düşünce özgürlüğüne değindi.   Öteden bu yana düşünce özgürlüğünün tartışıldığını hatırlatan Vali Seddar Yavuz, Eğer düşünüyorsak, konuşamıyorsak, açıklayamıyorsak bu bir özgürlük değildir. Dolayısıyla düşüncelere açıklama özgürlüğünden bahsetmemiz gerekir. Dolayısıyla insana dair, hayata dair hep bir merak vardır. Bu merakı giderenler de elbette sizlersiniz. Merak ettiğimiz hususların doğru ve tarafsız bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması öteden bu yana en önemli hususlardan bir tanesi olmuştur. O nedenle sizleri tebrik ediyor ve kutluyorum” diye konuştu.   Yaklaşık 20 aydır Ordu Valiliği görevini yürüttüğünü hatırlatan Vali Yavuz, basın mensuplarına teşekkür ederek, “Bu şehirde zaman zaman güzelliklerle, zaman zaman hüzünlerle çalıştık bir arada olduk. Zaman zaman afetlerle mücadele ettik, zaman zaman güzel hizmetlerde bir arada bulunduk. Bu vesileyle emeği geçen tüm kardeşlerime ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bir başka hususta, bir teşekkürü de özellikle şahsım adına etmek istiyorum, Türkiye’de 30 senedir kamu hizmeti yapan ve toplumun önünde olan birisi olarak eğer bugün bir nebze olsun Türkiye’de tanınıyor ve seviliyor isem bunu tüm samimiyetimle siz basın mensuplarına borçlu olduğumu bir kez daha söylemek isterim. Dolaysıyla özel bir teşekkürüm sizin için var. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.   “2017-2018 yılını çok iyi bir seviyede kapattık” Konuşmasının devamında Ordu’da yürütülen çalışma ve hizmetlere de değinen Vali Seddar Yavuz, turizm alanında 2017-2018 yılını çok iyi bir seviyede kapatıldığı bilgisini verdi.   “Biz göreve başladığımızda erişilebilir, ulaşılabilir, kolay iletişime geçilebilir bir valilik sözü verdik” diyen Vali Seddar Yavuz, halkın valisi olmayı, sokakta birisi gibi yaşamayı ve onlarla her daim temasta olmayı seçtiklerini söyledi.   Vali Yavuz, “Bugüne kadar 19 halk günü, 6 mahalle buluşması olması kaydıyla benim bizatihi yanında oturup dinlediğim kişi sayısı 1855. Valilik makamında yine birebir kabul ettiğim 3.340 kişi. Sosyal medya yoluyla bana ulaşıp sorununu çözdüğüm kişi sayısı 496. Yalnız bu 496 rakamı son dört aylık bir rakamdır. Diğerleri istatistik olarak arkadaşlar çıkartıyorlar. Vali konağı milletin konağı kapsamında benim eşimin de benim hizmetime sizlere katkı sunması üzere, şu ana kadar vali konağında kabul ettiğimiz insan sayısı, bunlar taziye ziyaretleri ve diğerleri hariç olmak üzere söylüyorum 1.439 kişi. Sanıyorum belki 20 yıllık istatistik yapsaydık herhalde bu rakamlara ulaşamazlardı. Bunu açıkça söyleyeyim. Vali konağa ancak bu şehrin 15-20 tane ekâbirinden başkası zor girerdi. Bunu öğünmek için falan söylemiyorum ama bunu yapmamız gerektiği için söylüyorum. Ama biz valilik ve kaymakamlık formatını bu ülkede değiştirmeliyiz. Bunun için söylüyorum bunu. O yüzden bu formatı değiştiremezsek de ancak bayramlarda el sallayan konumda oluruz. Buda bizim istediğimiz bir valilik biçimi, kaymakamlık biçimi değildir. Bu 1439 kişinin ağırlıklısı, şehit annesi, eşidir, kardeşidir, gazi eşleridir. Aşağı yukarı bunun 300 tanesi engelli ailesidir. 300 tanesi vakıftan yardım alan ailedir. Dolayısıyla en sonda şu an itibariyle tahmin ediyorum 170 civarında mahalle muhtarı eşi oldu. Diğer elbette öğretmenler diğer gruplar bunun içerisindedir. Sadece benim ve eşimin bizatihi evine giderek ziyaret ettiğimiz aile sayısı 513 dür. Bu şehirde benim ve eşimin bizatihi kapsını çaldığı aile sayısı 513 dür. Kaymakamlarımızla beraber yürüttüğümüz gönülden gönüle projesi kapsamında, kaymakamlarımızın bizatihi evine giderek ziyaret ettiği aile sayısı 4.316’dır. Dolayısıyla benim eşimle birlikte ziyaret edilen aile sayısı yaklaşık 5000 e yakındır. Yine iddia ediyorum 81 ilde, 5.000 aile ziyaret ettik diyebilen kaç tane çıkar onu da sizin takdirinize bırakıyorum. Ama bunları övünmek için değil herkes yapsın diye söylüyorum. O yüzden ancak gönül bağı böyle kurulabilir” diye konuştu.   “ÖNEM Projesine herkesten destek bekliyorum” Konuşmasının devamında toplumda sevgi ve şefkat eksikliği olduğuna vurgu yapan Vali yavuz, bu vesileyle çocuk ve gençlerin düştüğü şiddet, bağımlılık ve diğer sorunlar ile ilgili hazırlanan Özel Nedenlerin Engelleriyle Mücadele (ÖNEM) projesi hakkında da bilgi verdi. Vali Yavuz, ÖNEM Projesine basın, şehrin önde gelen kanaat önderleri, eğitimlileri her kim varsa herkesten destek beklediklerinin altını çizerek, projenin önemine değindi. Projenin amacının, parçalanmış aile çocukları, şiddete maruz kalmış veya herhangi bir şekilde cezaevinde bulunan aile çocukları, evinde madde bağımlısı olanlar, ekonomik yoksulluk içinde bulunanlar dahil olmak üzere, okulların rehberlik servisleri tarafından Valiliğe bildirilen çocuklar ile birebir ilgilenme ve şefkat gösterme olduğuna dikkat çeken Vali Yavuz sözlerini şöyle tamamladı: “Geçen yıl uygulamaya koyduğumuz bu projede 13 bin 848 gencimize ve çocuğumuza ulaştık çok şükür. Bununla beraber 15 alt başlık projemiz var yani faaliyet alanımız var. Çocuk ve gençlerimizin hangi faaliyetten faydalanacağına uzmanlar karar veriyor. Kimisini sosyal ve kültürel faaliyetlere, kimisini sportif faaliyetlere, kimisini daha çok drama şiir gibi alanlara, kimini gezi ve sosyal faaliyetler alanına, kimisine de yaşam koçluğu gibi hamilik dediğimiz adını hamilik koyduğumuz yaşam koçluğu projesi olarak nitelendirdiğimiz çalışmalar. Bu senede bu şu anda devam ediyor, 4.531 öğrenciye ulaşılmış durumda. Ve 2588 hamimiz var şu anda. Hamilikten de kastımız biz sadece insanlardan ekonomik bir destek beklemiyoruz. İnsanlardan sevgi ve şefkat göstermesini ve gencimize doğru bir örnek olmasını bekliyoruz. Dolayısıyla sohbet etmesini onunla yarım saat, bir saat zaman geçirmesini ve ona doğru örnek olmasını arzu ediyor ve bekliyoruz. Şu ana kadar 2.588 hamimiz oldu. Bu 2.588 hamimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Benimde eşimin de aldığı çocuklar var. Dolayısıyla bu alanla meşgul olmak isteyen arkadaşlarımızı da bu alan davet ediyoruz. Ve bir çocuğunda bir gencinde elinden siz tutun diyoruz.”   “Kapımız, gönlümüz hepinize açık” Vali Seddar Yavuz konuşmasının sonunda basın mensuplarına seslenerek sözlerini şöyle tamamladı: “Kapımızın gönlümüzün hepinize açık olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. 2019 yılını canı gönülden kutluyorum. Birlikte inşallah güzel günlerde mutlu ve huzurlu günlerde sizlerle buluşmayı arzu ediyoruz. Yapmış olduğumuz hizmetler vesilesiyle göstermiş olduğunuz katkıya, bu şehrin marka değeri sunduğunuz katkıya ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bizim bu şehirde daha çok birlik beraberliğe daha çok kardeşliğe, daha çok birlikte bir iş başarmaya ihtiyacımız var. Ve bunu mutlaka başarmalıyız. Bu şehri yönetenlerin daha çok nezakete daha çok zarafete ihtiyacı var. İnanın ki bu sokak bizden daha çok nezaketli ve zarafetli. O yüzden bu sokağa bizimde bir cevap vermemiz gerekir. Ben ordu kadar nezaketi ve zarafeti yüksek bir şehir çok az gördüm. Bunu çok samimiyetimle söylüyorum. Eğer bir eksiklik varsa bu bizdedir. Bizde bu eksikliği gidermeliyiz.”   Programda Ordu büyükşehir Belediye Başkanı Engin Tekintaş da bir konuşma gerçekleştirerek, basının devlet ile millet arasında köprü vazifesi gördüğünü söyledi. Tekintaş, “Bugün aslında içinde bulunduğumuz ortamda yaptığımız çalışmaları kamu adına yürüttüğümüz hizmetleri oluşan günlük olayları değerlendirmeleri köşe yazılarıyla haberleriyle sosyal medyayı kullanarak yapılan çalışmaları milletimize duyurmanız karşılıklı olarak köprü vazifesini görmeniz çok önemli ve bu çerçeve içerisinde yaptığınız hizmetin ortaya koyduğunuz emeğin millet adına ne kadar önemli olduğunu bilerek şunu ifade etmek istiyorum. Bu dayanışmayı gerek basın ilam kurumumuz gerekse ilgili birimlerimiz vasıtasıyla sizlerle sürdürmeye devam ediyoruz. Bir yandan istihdamın var olduğu bu alan içerisinde aslen görevi milleti bilgilendirmek en iyi şekilde kamuoyu oluşturabilmek özellikle gerçeği dayalı kaynağı belli haberler milletimizi doğru bilgiye doğruda ulaştırmak adına bu yaptığınız çalışmayı çok kıymetli ve önemli buluyoruz. Bu mücadelenin devamını, kardeşliğin sembol olmasını dayanışmanın en iyi şekilde yürütülmesini diliyorum” diyerek, sözlerini tamamladı.   Programda gazeteciler adına Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği Başkanı Erdoğan Erişen söz alarak, basın camiasının sorunlarına değindi. Yaşanan sorunlara rağmen yerel dinamiklerin, yerel basını destekleme konusunda duyarlılık gösterdiğini belirten Erişen şunları söyledi: “Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar hem basın sektörünün üzerinde bulunan genel manada söylüyorum televizyonlar radyolar gazeteler internet siteleri açısından hiç te iyiye gitmiyor burada yerel dinamiklerin yerel basını destekleme konusunda gösterdiği duyarlılığı bir kere kabul edip teşekkür etmek gerekiyor.   Sayın Valim başta olmak üzere, Büyükşehir Belediye Başkanımız Engin Tekintaş’a, Altınordu Başkanımız Celal Tezcan’a teşekkür ediyorum. Ancak şunu söylemek istiyorum, önümüzdeki 10 Ocak için iyi tablolar çizmek isteriz ama çizemiyoruz. Bugün ki açıklamamda da söylemiştim 10 Ocak günü çalışamayan gazeteciler gününe doğru gitmeye başladı. Yapılacak bir şey yok mu derseniz evet var. Kendi ölçeğimizde yerel dinamiklerle belki ayakta durmak için biraz daha ileri sürebiliriz süreci ama kendi öz değerlerimizi ne kadar koruyabiliriz o konuda da biraz kaygılıyım.”   Konuşmaların ardından, basın sektöründe 25 yılı aşkın süreyle hizmet veren 30 gazeteciye Vali Seddar Yavuz tarafından plaket verildi. Plaketler, Vali Seddar Yavuz, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu Belediye Başkanı Celal Tezcan, Basın İlan Kurumu Ordu Şube Başkanı Murat Yürekli tarafından gazetecilere takdim edildi.   Program, günün anısına toplu fotoğraf çekiminin ardından son buldu. Toplu fotoğraf çekimi esnasında Vali Seddar Yavuz, eline fotoğraf makinesini alarak hep kendisinin fotoğraflarını çeken basın mensuplarının fotoğrafını çekti.