bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

'HER 88 ÇOCUKTA BİRİ OTİZMLİ'

Sağlık (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 02.04.2019 - 21:10, Güncelleme: 05.01.2023 - 05:10 2704+ kez okundu.
 

'HER 88 ÇOCUKTA BİRİ OTİZMLİ'

2 Nisan Otizm Farkındalık Günü nedeniyle açıklama yapan Özel Eğitim Öğretmeni Tekin Çelenk, “Son verilere göre otizmin, yaklaşık her 88 çocuktan birini etkilediği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir.” dedi.
Özel Eğitim Öğretmeni Tekin Çelenk, 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Otizmin genellikle ilk 2 yılda ortaya çıktığını söyleyen Çelenk, erken teşhisin önemine vurgu yaptı.   Her 88 çocuktan birinin Otizmli olma ihtimali olduğu söyleyen Çelenk, “Otizm sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen bir gelişim bozukluğudur. Genellikle yaşamın ilk 2 yılında ortaya çıkar. Otizmli çocuklar genelde öğrenme güçlüğü çekerler. Bu çocukların büyük bir kısmında farklı seviyelerde bilişsel gecikme görülse de zeka seviyeleri normal olan otistik çocuklarda vardır. Zeka seviyeleri ne olursa olsun otizmli çocuklar çevrelerinde olup biteni algılamakta ortak bir zorluk içindedirler. Son verilere göre otizmin, yaklaşık her 88 çocuktan birini etkilediği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir. Her çocuktaki otizm belirtileri ve bunların seviyesi farklılık göstermektedir. Bu nedenle otizmin seviyelerini kategorize etmek güçtür.”   Otizmden etkilenme dereceleri konusunda bilgi veren Çelenk, “Sosyal ilişkilerde güçlük, konuşma güçlüğü, sessiz iletişimde zorlanma. Oyun oynamada ve hayal gücünü kullanmada zorlanma. İsmi söylendiğin de dönüp bakmama. Söyleneni işitmiyor gibi davranma. Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermeme. Aşırı hareketlilik. Göz temasında sıkıntı, gözlerin bir şeye takılıp kalması. Dönen nesnelere odaklanma. Başkaları ile kendiliğinden iletişim başlatamama. Kulaklarını kapatıp, iletişimi kesme. Tekrarları vardır, genelde en son duyduklarını tekrarlama. Sürekli bir konu üzerinde konuşur. Sebepsiz şekilde ağlar, güler ve sebepsiz davranışlarda bulunurlar. Kalabalığı sevmezler. Bazı kokulardan rahatsız olurlar. Yüksek sesten ve yakın temastan hoşlanmazlar. Parlak ışıktan rahatsız olurlar. Canının acıdığını fark etmeyebilirler. Tehlikeleri anlamayabilirler. Bir sebep olmadan strese girebilirler. Motor beceri gelişimleri düzensizdir.”   Otizm tanılı bireylerin yaklaşık %10 unda çok güçlü bellek özelliklerine rastlandığını söyleyen Çelenk, “Otizmli çocuk sahibi ailelere bu süreçte güncel bilgi, pozitif yaklaşım ve çocuğu kabullenebilme gibi destek eğitiminde bulunulmalıdır. Bu ailelerin ilk başvuru yeri hastanelerdir. Hekimlerimizin bu bireylere sadece tıbbi konularda değil eğitim ve sosyal gelişim alanlarında da çok yönlü ve kapsayıcı bilgi akışı sağlamaları çok önemlidir. Yapmamız gereken erken tanı ve teşhisten sonra;  erken, aralıksız ve uzun soluklu eğitimdir. Erken, aralıksız ve uzun soluklu eğitimin uygulama yerleri Okullar ve Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezleridir. Güçlü bellek sahibi, güzel yüzlülerin günleri kutlu olsun.”
2 Nisan Otizm Farkındalık Günü nedeniyle açıklama yapan Özel Eğitim Öğretmeni Tekin Çelenk, “Son verilere göre otizmin, yaklaşık her 88 çocuktan birini etkilediği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir.” dedi.

Özel Eğitim Öğretmeni Tekin Çelenk, 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Otizmin genellikle ilk 2 yılda ortaya çıktığını söyleyen Çelenk, erken teşhisin önemine vurgu yaptı.

 

Her 88 çocuktan birinin Otizmli olma ihtimali olduğu söyleyen Çelenk, “Otizm sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen bir gelişim bozukluğudur. Genellikle yaşamın ilk 2 yılında ortaya çıkar. Otizmli çocuklar genelde öğrenme güçlüğü çekerler. Bu çocukların büyük bir kısmında farklı seviyelerde bilişsel gecikme görülse de zeka seviyeleri normal olan otistik çocuklarda vardır. Zeka seviyeleri ne olursa olsun otizmli çocuklar çevrelerinde olup biteni algılamakta ortak bir zorluk içindedirler. Son verilere göre otizmin, yaklaşık her 88 çocuktan birini etkilediği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir. Her çocuktaki otizm belirtileri ve bunların seviyesi farklılık göstermektedir. Bu nedenle otizmin seviyelerini kategorize etmek güçtür.”

 

Otizmden etkilenme dereceleri konusunda bilgi veren Çelenk, “Sosyal ilişkilerde güçlük, konuşma güçlüğü, sessiz iletişimde zorlanma. Oyun oynamada ve hayal gücünü kullanmada zorlanma. İsmi söylendiğin de dönüp bakmama. Söyleneni işitmiyor gibi davranma. Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermeme. Aşırı hareketlilik. Göz temasında sıkıntı, gözlerin bir şeye takılıp kalması. Dönen nesnelere odaklanma. Başkaları ile kendiliğinden iletişim başlatamama. Kulaklarını kapatıp, iletişimi kesme. Tekrarları vardır, genelde en son duyduklarını tekrarlama. Sürekli bir konu üzerinde konuşur. Sebepsiz şekilde ağlar, güler ve sebepsiz davranışlarda bulunurlar. Kalabalığı sevmezler. Bazı kokulardan rahatsız olurlar. Yüksek sesten ve yakın temastan hoşlanmazlar. Parlak ışıktan rahatsız olurlar. Canının acıdığını fark etmeyebilirler. Tehlikeleri anlamayabilirler. Bir sebep olmadan strese girebilirler. Motor beceri gelişimleri düzensizdir.”

 

Otizm tanılı bireylerin yaklaşık %10 unda çok güçlü bellek özelliklerine rastlandığını söyleyen Çelenk, “Otizmli çocuk sahibi ailelere bu süreçte güncel bilgi, pozitif yaklaşım ve çocuğu kabullenebilme gibi destek eğitiminde bulunulmalıdır. Bu ailelerin ilk başvuru yeri hastanelerdir. Hekimlerimizin bu bireylere sadece tıbbi konularda değil eğitim ve sosyal gelişim alanlarında da çok yönlü ve kapsayıcı bilgi akışı sağlamaları çok önemlidir. Yapmamız gereken erken tanı ve teşhisten sonra;  erken, aralıksız ve uzun soluklu eğitimdir. Erken, aralıksız ve uzun soluklu eğitimin uygulama yerleri Okullar ve Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezleridir. Güçlü bellek sahibi, güzel yüzlülerin günleri kutlu olsun.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.